Uzaya Çıkacak İlk Türkün Hangi Deneyleri Yapacağı Açıklandı (14 Günde 13 Deney)

Türkiye’nin uzaya gidecek ilk yolcuları, geçtiğimiz hafta düzenlenen Teknofest İstanbul’da açıklanmıştı. Bu isimler, Hava Kuvvetleri’nde F-16 pilotu olarak görev yapan Alper Gezer Avcı ve Roketsan’da sistem mühendisi olarak çalışmış Tuva Cihangir Atasever idi.

8.05.2023 21:30:22 tarihinde yayınlandı.

Türkiye’nin uzaya gidecek ilk yolcuları, geçtiğimiz hafta düzenlenen Teknofest İstanbul’da açıklanmıştı. Bu isimler, Hava Kuvvetleri’nde F-16 pilotu olarak görev yapan Alper Gezer Avcı ve Roketsan’da sistem mühendisi olarak çalışmış Tuva Cihangir Atasever idi.

Özel uzay şirketi Axiom Space ortaklığıyla, SpaceX uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilecek isimlerin burada gerçekleştireceği deneyler de açıklandı. TÜBİTAK, 13 deneyin tanımını da paylaştı.

Yüksek sıcaklıklara dayanıklı, yüksek mukavemetli alaşımların üretilmesi çalışması, KIBO modülünde bulunan ELF kullanılarak gerçekleştirilecek. Ergitme ve katılaşma prosesleri sırasında termofiziksel ve kristal büyümesi gibi özellikler üzerinde yerçekimsiz ortam etkileri araştırılacak. Ülkemizin uzay, havacılık ve savunma sanayii için yeni nesil malzeme geliştirme kabiliyeti kazanmasında önemli katkısı olması hedefleniyor.

Kimyasal tepkimesiz koşullarda, katı parçacıklar ile akışkan ortamı arasında homojen bir karışımın oluşturulmasına yerçekiminin etkisi araştırılacak.  Böylece uzay araçlarının itki sistemlerinin daha verimli hale getirilmesi sağlanacak.

Dünyada zorlu koşullara adapte olan mikroalg türlerinin yerçekimsiz koşullar altında büyüme ve dayanıklılık testlerinin gerçekleştirilmesi, metabolik değişikliklerinin incelenmesi, CO2 yakalama performanslarının ve O2 üretim kabiliyetlerinin belirlenmesi için Bilim Misyonu ortağı TÜBİTAK MAM ile birlikte yaşam destek sistemi geliştirilmesi hedefleniyor.

Uzayda ve yeryüzünde yetiştirilen ve de tuz stresine maruz bırakılan A. thaliana ve S. parvula bitkilerinde yeni nesil dizileme ile (RNA-seq) transkriptomun ortaya konulması ve mikro yerçekiminde glikofitik ve halofitik bitkilerin tuz stresine verdikleri bazı fizyolojik ve moleküler yanıtların karşılaştırması hedefleniyor.

Uzay koşullarının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Ayrıca bu olumsuz etkilerin azaltılmasına yönelik olarak, uzay görevine katılan astronotumuzun, uzay ortamı koşullarının etkisiyle gen ekspresyonlarında ve metabolizmalarında gerçekleşen fizyolojik ve biyokimyasal değişimlerin incelenmesi hedefleniyor.

Miyeloid kökenli baskılayıcı hücreler (MKBH) kanser gibi kronik inflamasyon süreçlerinde yüksek düzeyde üretilerek immün baskılama yapan, kanser progresyonunu ve metastazı destekleyen, heterojen immatür miyeloid hücre popülasyonudur. Bu çalışma ile, uzay misyonu katılımcılarının maruz kalacağı yolculuk ve uzay koşulları, kozmik radyasyon hasarının immünolojik olarak MKBH hücreleri düzeyinde ölçülmesi ve değerlendirilmesi amaçlanıyor.

Yerçekimsiz ortamdan etkilenen henüz işlevi keşfedilememiş genlerin tespit edilmesi ve uzay görevlerinde, bağışıklık hücrelerinden hangilerinin yer çekimi tarafından direkt olarak etkileneceğinin, CRISPR gen mühendisliği yöntemleri ile belirlenmesi hedefleniyor.

Uzayda, Antarktik ve ılıman bölge mikroalglerinin büyüme verileri karşılaştırılarak, literatürde ilk kez kutup alglerinin uzayda kullanımına yönelik bir çalışma gerçekleştirilecektir. Uzayda algler: CO2'den O2 rejenerasyonu, Ek gıda temini, Su iyileştirme, Yaşam destek alanlarında kullanılmak amaçlarıyla araştırılacaktır.

İnsanlığın uzaydaki geleceği için aşılması gereken en büyük engellerden bir tanesi olan, uzun süreli uzay görevlerinde sürdürülebilir bir sistemin sağlanamaması sorununu çözmek amacıyla tasarlanan biyorejeneratif yaşam destek sistemlerinin iskeleti olan bitkilerin, uzay görevi sırasında meydana gelen biyolojik ve biyolojik olmayan stresler karşısındaki savunma mekanizmalarının anlaşılması ve geliştirilmesine yönelik olarak, moleküler biyolojinin modern gen düzenleme tekniklerinden bir tanesi olan CRISPR tekniğinin mikro yerçekimi ortamda bitkiler üzerindeki etkinliğinin araştırılmasını amaçlanıyor.


Kaynak webtekno.com

 

OnePlus 11in Hem Tasarımı Hem Özellikleri Ortaya Çıktı: Neredeyse iPhonelar Kadar Güncelleme Alacak

Çinli teknoloji şirketi OnePlus, bir süredir yepyeni amiral gemisi telefonu 11 serisi üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. 2023'ün başında tanıtılması beklenen OnePlus 11 serisi, piyasaya sürüldüğünde en güçlü telefonlardan bir tanesi olacak. Gelen son haberler ise bu telefonun nasıl bir tasarıma sahip olabileceğini gözler önüne seriyor.

Instagram, Utangaç Kullanıcılara İlaç Gibi Gelecek Canlı Yayın Provası Test Ediyor

Sosyal medya platformlarının üzerinde çalıştığı yeni özellikleri açığa çıkarmasıyla bilinen Matt Navarra, Instagram'ın küçük bir kullanıcı kitlesiyle test etmeye başladığı yeni bir özelliği duyurdu. Daha çok içerik üretici ve Instagram üzerinden e-ticaret yapan kullanıcıları ilgilendiren bu özellik, kullanıcıların canlı yayın antrenmanları yapmalarını sağlıyor.

Qualcomm, Yeni Snapdragon Sound Teknolojisini Tanıttı: Oyun Deneyiminizi Bambaşka Bir Boyuta Taşıyacak

Telefon alırken en çok dikkat edilen özelliklerinden biri de şüphesizki nasıl bir işlemciye sahip olduğudur. Son dönemlerde çıkan pek çok telefon modelinin işlemcisinde ise karşımıza Snapdragon çıkıyor. Qualcomm tarafından üretilen bu başarılı işlemcilerin adı, bu defa yeni bir telefon modelinde değil tamamen farklı bir alanda karşımıza çıkıyor. 

Hackerların Bilgilerinizi Ele Geçirip Geçirmediğini Öğrenebileceğiniz İnternet Sitesi: Have I Been Pwned Nasıl Kullanılır?

Günümüzde koronavirüsün etkisiyle tüm dünyanın internete ve verilere olan bağımlılığı artmışken elbette bu durum, hackerlar için de vazgeçilmez bir nimet niteliğindeydi. Öyle ki salgın her gün binlerce kişinin ölümüne yol açarken hackerlar, farklı ülkelerde hastanelerin bile sistemlerini çökertiyor, verileri ele geçiriyor ve fidye talep ediyorlardı.

Google, Drive Uygulamasının Windows 8 ve 8.1 Desteğini Kesiyor: 32 Bit Windows 10da da Kullanılamayacak!

Google’ın dosya depolama ve senkronizasyon hizmeti Google Drive, kullanıcıların en çok işine yarayan hizmetlerden biri. 2012’den beri hayatını sürdüren hizmet, bulut yoluyla doküman depolayabilme, dosya paylaşabilme, düzenleme ve daha birçok imkânı kullanıcılarına tanıyor. Tabii ki Google Drive’ın masaüstü uygulaması da bulunuyor.