Sosyal Medyayı İkiye Bölen Okuma Tekniği: Soldaki Metni mi Daha Hızlı Okuyabiliyorsunuz, Yoksa Sağdakini mi?
Küçüklüğümüzden bu yana tekrar tekrar kitaplara, makalelere ya da farklı yazılı kaynaklara maruz kalarak okuma hızımızı geliştirdik. Yani hızımızı artırmak için doğal olarak sürekli pratik yapmamız gerekti. Fakat Renato Casutt'un ortaya attığı yeni yöntemin, hızlı okuma yetisini bu saydıklarımızdan daha kısa sürede kazandırabileceği iddia ediliyor.
Küçüklüğümüzden bu yana tekrar tekrar kitaplara, makalelere ya da farklı yazılı kaynaklara maruz kalarak okuma hızımızı geliştirdik. Yani hızımızı artırmak için doğal olarak sürekli pratik yapmamız gerekti. Fakat Renato Casutt'un ortaya attığı yeni yöntemin, hızlı okuma yetisini bu saydıklarımızdan daha kısa sürede kazandırabileceği iddia ediliyor.
Biyonik okuma isimli bu yöntem, kelimelerin belirli kısımlarının kalın şekilde yazılmasını kapsıyor. Bu sayede kelimelerin daha kısa sürede anlaşıldığı ve bu sayede okumanın daha hızlı gerçekleştiği iddia ediliyor. Fakat sosyal medyadaki geri dönüşler, bu durumun herkes için geçerli olmadığını gösteriyor.
Yukarıda Murat Yıldız'ın, orijinal metin için yaptığı Türkçe çeviriyi görebilirsiniz. Söz konusu yöntemde Casutt, beynin gözden daha hızlı okuduğunu söylüyor. Bunun yanında, insanların kelimeleri öğrendikçe depoladığını ve sadece birkaç harfin o kelimeleri hatırlamaya yardımcı olduğunu da belirtiyor. Biyonik okumanın okuma hızını artırma dayanağı tam da bu.
Biyonik okumayı kendi uygulamalarına adapte etmek isteyen yazılımcılar için Casutt, birçok avantaj sağlamış. Zira bu yöntem için sabit bir formül uygulanmıyor, onun yerine öne çıkarılan harfler, kalınlık miktarı ve kalın harfler arasındaki mesafeler, opaklık, kelimeler arasındaki boşluk ve yazı tipi gibi birçok faktör, kişilerin ihtiyaçlarına göre şekillendirilebiliyor. Bunlar için detaylı bilgiyi Casutt'un resmî internet sitesinde bulabilirsiniz.
?
Kaynak webtekno.com
Twitter’ın Kirli Çamaşırları Dökülmeye Devam Ediyor: Bu Sefer Bir Senatör Mercek Altında
Elon Musk, Twitter’ın başına geçtiği günden itibaren gazeteciler vasıtasıyla Twitter’ın eski yöneticilerinin, ABD’nin siyasi figürleriyle içerisinde battığı bir yozlaşma bataklığını gözler önüne seriyor.
ABDdeki Klasik Oyunların %87sinin Yok Olduğu Açıklandı: Peki Nereye Kayboldular?
Oyun tarihi ile ilgili medyaların arşivlenmesi ve korunması için çalışan bir dernek olan Video Game History Foundation'a göre; ABD’de klasik oyunların %87’si tükenmiş, geriye kalan %13’e ise erişimde hiçbir sıkıntı yok. Gün geçtikçe kaybolmayla karşı karşıya olan video oyunlarının miktarını kanıtlamak için yapılan bu çalışma, bu oyunların neden medya formunda saklanması gerektiğini de kanıtlamış oldu.
Kendi Bulut Sunucum Olsun Diyenlere: Tüm Dosyalarınızı Evde Saklayıp Her Yerden Erişmenizi Sağlayan Depolama Ünitesi İncelemesi: Synology Diskstation DS420+
Eğer elinizin altında bir bilgisayar veya telefon varsa sizler de bu dijital dünyaya sürekli veri aktarıyorsunuz demektir. Bu veriler telefonunuzun ya da bilgisayarınızın depolama alanlarında veya Google, Apple gibi şirketlerin bulut sunucularında saklanıyor. Bu sistemler ne kadar güvenli olursa olsun kendi evinizde bulunduracağınız bir depolama ünitesinin size sağlayacağı güveni ne yazık ki sağlayamaz.
Huaweinin En Yeni Amiral Gemisi Serisi P50, Aylar Sonra Global Versiyonuyla Geliyor: Tanıtım Tarihi Belli Oldu
Geçtiğimiz yıllarda ülkeler arası gerginlikler sebebiyle ABD tarafından yaptırımlara maruz kalan Çin merkezli teknoloji devi Huawei, geçtiğimiz günlerde bu yaptırımlar sebebiyle yıllık gelirinde %29’luk bir azalma yaşadığını duyurmuştu. Ancak şirket, 2022’den umutlu olduklarını ve otomotiv gibi birçok alanda girişimlerini artıracağını açıklamıştı. Biz de sizlerle şirketin Tesla’ya rakip olabilecek yeni elektrikli otomobilini paylaşmıştık.
Astronomlar 100 Yıllık Gizemi Nihayet Çözdü: Kelebek Nebulası’nın Neden Bu Şekilde?
İnsanlık yüzyıllardır gökyüzüne bakarak yıldızların ötesinde neler olduğunu merak ediyor. Astronomlarsa dur durak bilmeden sürekli olarak uzayı keşfetmek için çalışmalar yapıyor. Ancak astronomların bile neredeyse 100 yıldır aklını kurcalayan bir gök cismi var, Kelebek Nebulası.